Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kendime Ait Bir Oda

https://www.flickr.com/photos/tootiki/11036218406 Bu haftanın benim için oldukça naif bir misafiri oldu. Kendisinin ismi Virginia Woolf. Bir anlamda düşüncelerimin yüz yıl önceki sözcüsü olduğunu hissettirdi bana. Kendine ait bir odan olmalı diyerek konuya bir giriş yaptı ve beni alıp bambaşka diyarlara götürdüğü bir konuşma oldu sanki aramızdaki. Çünkü daha önce hiçbir yazarda 'ben de kafamda tam olarak bu şekilde ifade etmiştim.' dediğim bir fikre rastlamamıştım. Ancak bu kez okuduğum çoğu sayfa kendimi ona yakın hissettirirken, bir çok yerde ise naif ruhuyla bir yerlerde karşılaşmış olma ihtimalimizi düşündürdü. Bilinç akışı tekniğinin de önemli temsilcilerindendir. Kitap bu teknikle ilerlemekte ve sık sık düşüncelerin doğal akışı bizlere verilmekte. Bu akış içerisinde Virginia feminist bir tutumla ilerlemekte dememiz yanlış olmaz. Çünkü konu kadınların kurmaca ile olan ilişkilerini ele alırken geçmişte kurmaca eserler arasında kadın yazarların hiç yok denebilecek ka

Rana'nın Şehri

https://78.media.tumblr.com   Yürüyorsun, peki nereye? O da bir hışırtı oldu ve ağaçların arasına karıştı. Kuzeydeki yerleşimlerin en ilginç olanı burasıydı. Rana’nın şehri.  Ağır adımlarla ilerlerken sanki attığı her adım toprağa ciddi bir baskı uyguluyor gibiydi. Mavi keskin gözleri ise bir yandan etrafı dikkatle süzüyordu. Bu sonbahar günü kuru yaprakların arasında ormanın derinlikleri onunmuşçasına yürüyordu. Birden adımları daha da yavaşladı. Hafifçe eğilerek yürümeye başladı. Siyah postalların kuru yapraklar üzerinde ilerlerken ses çıkarmaması için ekstra bir çaba sarf ediyordu. Sağ kolunu oldukça ağır bir biçimde sırtındaki çantaya götürüp sessizce bir adet ok aldı ve yaya yerleştirdi. Hareketleri o kadar temkinliydi ki okun tahtaya sürtünüşü yaprakların cılız sesleri arasına karışıp yok olmuştu. Nefes alışları oldukça düzenli ve ormandaki diğer her şeyle uyum içerisindeydi. Rana’nın şehri de artık ılık bir nefes alıp kendini Kahil’in kollarına bırakabilirdi. Çünkü biraz il

Umursamamak Üzerine

http://exposants.tumblr.com/post/172154233240/derivings-by-nondirectional Merhabalar, blog tarafımdan unutulmuş gibi görülse de öyle değil. Yoğun iş temposu ve depresyonun etkisiyle sadece birazıcık ara verdim ama bu süreçte arkadaşımın “aa tam senlik kitap alsana bunu.” Dediği bir kitaba başladım. Ve bu kitap yeterince popüler olsa dahi ben de biraz üzerine konuşmalıyım diye düşündüm. Açıkçası popüler kültürün çiçek olalım-böcek olalım-pozitif olalım minvalindeki kişisel gelişim kitapları çoğunlukla boş gelmiştir. İyi düşünmenin iyi şeyleri çektiğinin farkındayım ve genelde tüm bu kitaplara rağmen iyi düşünmeyi başaramayıp hep bir talihsizlikle karşılaşırım. Arkadaşım, “ofis akşam saatleri boş oluyor yanıma uğrasana.” Dediğinde ben adımımı atar atmaz üç günlük işin birikmesini artık çevremdeki insanlar bile tuhaf karşılamaya başladı. Neyse zihin gücümün olumsuzlukları nasıl kendine çektiği değil konumuz afffghj ‘Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı’ kitabı Mark manson’un kişis

Bir Kadın

http://telluria-n.tumblr.com Tanıdıklarım içerisinde beni hep düşündüren bir kadın vardı. Hiçbir zaman mükemmel olamayacak bir varlığın, bir anlık bakışından sonra onun mükemmel olduğu fikrine inanıp bunu beklemeye başlıyordunuz. Onu hiçbir zaman bütünüyle çözemeyeceğimi ancak hissettirdiklerinin zihnimde nasıl izler bıraktığını şimdi daha iyi anlıyorum. Bazen öyle tavırları olurdu ki o sakin kadının içerisinde yaşayan asıl varlık tam o an ruhundan taşıyor ve size ulaşıyor sanırdınız. Bir kol hareketi tüm o sevimliliğinin aksine yaşayan en çekici kadın olabileceğini sadece bir anlığına eğer dikkatle bakarsanız görebileceğinizi söylerdi. Sonra yeniden ruhunun derin köşelerinde bir yere çekilir bir sonraki taşma anına kadar bir kutudaymışçasına o bedene hapsolurdu. Tıpkı düşüncelerinin arasına daldığında sol kaşına yakın bir noktada oluşan o ince çizgi gibi. Genelde onu dinlerken görürdünüz, aslında belki de en çok gülerken.  Eğer ellerine dokunma imkânı bulduysanız tüm sırlar